14 Şubat 2011 Pazartesi

hello i'm in delaware

hello i'm in delaware

So there goes my life
Passing by with every exit sign
It's been so long
Sometimes I wonder how I will stay strong
No sleep tonight
I'll keep on driving these dark highway lines
And as the moon fades
One more night gone, only twenty more days

But I will see you again
I will see you again a long time from now

And there goes my life
Passing by with every departing flight
And its been so hard
So much time so far apart
And she walks the night
How many hearts will die tonight
And will things have changed
I guess I'll find out IN seventeen days

But I will see you again
I will see you again a long time from now

My body aches
And it hurts to say
That no one is moving
And I wish that I weren't here tonight
But this is my life

And I will see you again
I will see you again a long time from now

And I will see you again
I will see you again a long time from now

not:ben yazsam bu şarkıyı hiç bi fark olmazdı arada sanki benim hissetiklerim var içinde.

12 Şubat 2011 Cumartesi

şimdi düşününce .

mutlu gibiyim son 2 gündür . aslına bakarsak ben eski günleri çok sevmişim sadece o zaman bunun farkında değilmişim .çok hata yapmışım yanlış işlere girişmişim.yaptıklarımdan utanıyorum ,pişmanım yaptıklarımdan . ama elimden ne gelirki artık .üzüp kırdıktan sonra.sana çok özel bişey anlatıyım mı aramızda kalsın ama. ben çok üzüldüm üzülmekten ziyade kızdım kendime.naptın sen doruk dedim naptın.olmucak şeyler yaptın.ama hep geçmişe yönelik kızgınlıklarım bunlar benim.şuan mutlu olunması tek istediğim şey hiç bir zaman kötü birşey geçmedi aklımdan.artık olan oldu geçen geçti biliyorum.yinede hani olur ya insanın boğazına bişey düğümlenir sabaha nefes alamaz gibi olur nedense arada o oldu bana.hiç uyumadım gece belki uyumak istemediğim için belki de uyumamam gerektiği için.fazla düşündüm.bazen geçmişi görmek bile mutlu olmaya yetermiş bunu öğrendim.son olarak bunu yazmayı çok istiyorum .

.....-görüşüz
.....-güle güle

teşekkürler ...

28 Ocak 2011 Cuma

:

hepiniz amına koyayım.bu kadarda netimdir yalan dolan yok.moralim bozuk görüşürüz

3 Ocak 2011 Pazartesi

yani

olmaz demiyorum bak olamaz diyorum.bende isterim olmasını çok tabi ama olmuyor yani yapamıyorum cesur değilim senin kadar yapamıyorum işte.gelme daha fazla üstüme kendimden korkuyorum.

20 Aralık 2010 Pazartesi

sana bi hikaye anlatıyım mı ?

sana bi hikaye anlatıyım mı ? çok uzak bi kentte bi delikanlı yaşarmış.pek yakışıklı sayılmazmış ama çok cesur ve duygusalmış.tek bir amacı varmış bu delikanlının sadece mutlu olmak.düşünmüş düşünmüş mutluluğu oturduğu yerden bulamıcağına karar vermiş.şehir şehir gezmeye gerçek mutluluk nedir nasıl bişeydir diye araştırmaya başlaşmış.bir çok şehir gezmiş . eski yıkık bir şehirdeki ihtiyar ona mutluluğun para olduğunu söylemiş.bizim delikanlı gülmüş geçmiş gezmeye devam etmiş.dağların doruğunda bir köye gitmiş ordaki gençten bi adam ona mutluluğun tarla bağ bahçe olduğunu söylememiş .bizim ki ona da gülmüş geçmiş.böylece şehirler gezmiş yıllar yıllar gezmiş.mutluluğun ne olduğunu bulamadan evine dönmüş bizim genç.ama artık genç değil yaşlı bir adam olmaya başlamıştır.ama o kadar yorulmuş o kadar bıkmıştır sıkılmıştır ki mutluluğu aramaktan hayata küsmüş evinden bile çıkmaz olmuş.bir gün kapısı çalmış.kim o diye seslenmiş bizim ki dışardan ses gelmemiş bir daha kim o diye seslenmiş yine cevap yokmuş.umursamamış oturmaya devam etmiş.ertesi gün yine kapısı çalmış bu sefer hiç seslenmeden kapıyı açmaya karar vermiş.kapıyı açmış birde ne görsün kendi yaşlarında çok hoş bir kadın.pardon demiş kadın sizin mutluluğu aradığınızı duymuştum sanırım bu konuda size yardımcı olabilirim demiş.bizim ki de bian heycanlanmış kalbi küt küt çarpmaya başlamış.peki buyur içeri anlatın bana demiş belki siz bana yardımcı olabilirsiniz.kadın içeri girmiş oturmuş.adam buyrun sizi dinliyorum demiş.kadın hiç birşey demeden yerinden kalkmış adamın yanına gelmiş elini almış ve adamın kalbine koymuş elini.tabi bizim ki ne olduğunu anlamamış ve sormuş . ne yapıyorsunuz siz ? kadın cevap vermiş.size gerçek mutluluğun nerde olduğunu gösteriyorum demiş.nasıl yani demiş adam.kadın anlatmaya başlamış.asıl mutluluk kalbimizin derinliklerinde kendimize bile söylemekten korktuğumuz yerde onu uzakta aramaya gerek yok içinize bakmanız yeter.kin,kıskançlık ve nefretin kapladığı kalbimizin ta derinlerinde bizi insan yapan yerde.yani en yakında en yakınımızda ki en ufak şey bizim mutluluğumuzdur .bunu duyan bir an düşünmüş ve o an fark etmiş gerçeği.kadına çok teşekkür etmiş. o andan sonra en yakınında ki şeyden mutluluğu yaşamaya başlamış.üzmeden kendini sıkmadan...

aslında söylicek bişey yok mutluluk her zaman en yakında olandır

12 Ekim 2010 Salı

Koca Kaptan Gürsel Aksel (1937-1978 )


1937 yılında Edirne’nin Uzunköprü İlçesinde dünyaya gelmiştir.
Gürsel Aksel Manisa’da ağabeyi Güler Aksel ile birlikte Lise eğitimini sürdürürken futbolla tanışmışlardır. Güler- Gürsel kardeşler kısa sürede gösterdikleri üstün performansla İzmir takımlarının dikkatini çekmişler ve 1955 yılında Göztepe’mize transfer olarak profesyonel futbola “merhaba” demişlerdir. Gürsel Aksel , tam 17 yıl boyunca Göztepe Futbol Takımında görev yaptı. Efsane Göztepe takımının koca kaptanı olarak Türk Futbol Tarihinde Avrupa Kupalarında ilk çeyrek ve ilk yarı finali oynayan tamamı Türk futbolcularının başında sahaya çıktı. İki kez Türkiye kupasını , bir kez Cumhurbaşkanlığı Kupasını kazanan muhteşem kadronun başında o vardı. Askerliğini yaptığı 1965-66 yıllarında Kazablanka’da yapılan Dünya Ordulararası Futbol Şampiyonasında Ordu Milli Takımımızda takım arkadaşları
“Ali Artuner, Nevzat Güzelırmak, Çağlayan Derebaşı , Halil Kiraz” ile birlikte görev yaparak Ordu Milli takımımızın Dünya Şampiyonu olmasında büyük katkı sağlamıştır.
Aktif futbol hayatını noktaladıktan sonra önce Göztepemiz daha sonra sırasıyla Boluspor, Orduspor ve Rizespor’u çalıştırarak Türk Futboluna katkısını sürdürmüştür.
1978-79 sezonunda Rizespor’u çalıştırırken , Rize’de bir benzin istasyonunda meydana gelen patlama sonucu genç yaşta aramızdan ayrılmıştır. Üç kez A , iki kez Ümit , 12 kez de Ordu Milli Takımında görev yapan koca kaptan Gürsel Aksel’in ölümün yıldönümünde bir kez daha anıyor, Allahtan rahmet , tüm sevenlerine başsağlığı diliyoruz.


“Biz bu güne kadar formamıza hiç ihanet etmedik, ettirmedik size şanlı bir forma bıraktık.”
Gürsel AKSEL

www.göztepe.org.tr sitesinden alıntıdır.

SENİ UNUTMADIK KOCA KAPTAN


3 Eylül 2010 Cuma

forgive me

So I'll cross my heart
And hope to die
Before I have the chance to lie
To you my dear
Who I wish no harm
But I know in the end this will turn out wrong
See I've been known to fall in love
But sometimes love just is not enough
And my heart will stray
Before too long
So please forgive me
For when I sing this song